ADLİ-TATİL Gezi-Anı
(26.07.2013-02.08.2013 Marmaris-Rodos )
Bir
yılın yorgunluğunu, stresini atmak
için Marmaris’ e ve oradan da günübirlik Rodos’a gitmeye karar
verdik, eşim Deniz ve oğlum Berk’le, Adli Tatilde…
Ailece
her tatil öncesi olduğu gibi uyumadı Deniz, dönüşte tertemiz bulmak için evi.
Bense uyumuştum erkenden , tek şoförle katetmek kolay değildi onca yolu.. arada
çamaşır makinasının sesi kulağıma, tavan ışığı gözüme doluyordu gece
uyandığımda…
Minnoş…bahçede
beslediğimiz kedimiz o sabah da bizi uğurlamaya gelmişti arabanın yanına kadar,
işe gittiğimizi sanarak… bağaja konulan valizlere ne anlam yüklemişti,
bilemiyorum. Önüne koyduğumuz yemeği yerken bahçede…-ve bir gün önce bir
haftalık yiyeceğini komşumuza emanet ederek-biz de usulca yola koyulduk.
Pendik’te
Yalova feribotunu beklerken martıların ve kedilerin hareketlerini izledik bir
süre, hayvanlar açtı, bir lokma yiyecek için martılar kedilere kediler
martılara saldırıyordu.
Susurluk
ve Manisa da kısa süreli molalar vererek Marmaris’e ulaştık. Marmaris’ te
görevli bir yeğenimin gönderdiği araç eskortluğunda otelimize yerleştik.
Açık
büfe sabah kahvaltısı ve akşam yemeği dahil otelimiz plajı ile ünlü İçmeler’ de, ormanlık arazi
içerisinde ,yüksekçe ve güzel manzaralı bir yerde idi. Yemek yanında bir litre
suyun 3 TL den bir litre kola 12 TL den satılması ise pek güzel değildi.
Gece
İçmeler Plajı’ nda dolaşmak, “ay’ı tutmak”, eğlence mekanlarında şovları
izlemek güzeldi. Turistlerin animatörlerin sokağa taşan halaylarını izlemek
ayrı bir keyifti.
Günübirlik
gidişler için vize gerekmiyor Rodos’a ,bir gün önceden pasaportunuzu teslim
ediyorsunuz acentaya, yeşil pasaportu olanlar ise aynı gün bilet alıp gidebiliyor. Bilet satış yeri ile
katamaranın kalktığı liman arası biraz mesafeli.Bir saati aşkın bir yolculuktan
sonra varıyoruz Rodos limanına. Berk’ in bir gün öncesinden cep telefonununa
internetten yüklediği Rodos bilgilerinden de yararlanarak ve araç kiralayarak
dolaşmayı düşündük önce.. O sırada Mercedes marka aracını taksiye dönüştürmüş
Mihallis yaklaştı yanımıza ve ingilizce olarak ve elindeki Rodos haritasında
yerlerini göstererek bize Rodos u gezdirebileceğini ve bir saatlik tur için 50
euro istediğini söyledi. Gerçi ben geçen yıl da gelmiştim Rodos a, ancak klavuzluk yapabilecek kadar bilgim yoktu.
Araç kiralamaktansa klavuzluk edecek şöförüyle taksi tutmanın daha akıllıca
olduğuna karar verdik.
Rodos (Rhoedes) Ege Denizi'nde ada, Oniki Adaların en
büyüğü, Türkiye kıyılarına sadece 18 km (11 mil) uzaklıkta. Adanın 2004 nüfusu 130.000 olup, bunun
55.000'i Rodos şehrinde yaşamaktadır. Rodos şehri Yunanistan'ın On iki
Adalar idari bölgesinin Rodos ilinin
merkezidirDünyanın yedi harikasından biri kabul edilen Rodos Heykeli
(Kolossos) MÖ 280 yılında Dorlar tarafından Rodos liman girişinde inşa
edilmiştir. Rodos adasındaki Rodos şehrinin limanının girişinde bir
zamanlar bulunduğuna inanılan Yunan tanrısı Helios'un heykelidir. Rodos Adası
sakinleri tarafından MÖ 305-304 tarihleri arasındaki bir yıllık kuşatmadan
kurtulunca sevinçlerini bir heykel dikerek ifade etmişler. Heykeltraş Lindoslu
Khares'in yaptığı Güneş Tanrısı Helios'u simgeleyen heykel 32 metre
yüksekliğindeydi ve tunçtan yapılmıştı. Liman girişinde duran heykelin
bacaklarının arasından gemilerin geçtiği şeklinde bir söylence vardır ancak o
zamanların yapım teknikleri ve malzemeleriyle böyle bir heykelin yapılması
mümkün değildir. Heykel MÖ 225 veya 226'daki bir depremde yıkılmış, birkaç asır
yan yatmış halde kalmış. Ayrıca bu heykel Dünyanın Yedi Harikasından biri
olarak kabul edilmektedir.(Kaynak:Wikipedia)
Rodos’ un 3 simgesi olduğunu söylüyor bize Mihallis :
1.Hibiskus Çiçeği , 2. Kolossos ve 3. Geyik
Mihallis,
bir saatlik programına uygun olarak görülmesi gereken yerlerde durarak bizleri
bilgilendirdi , bazen de isteğimiz üzerine fotoğrafımızı çekti.
Kiliseyi
gezdik.Daha sonra yaptırılan Süleyman Camii sini - girişi hasarlı olduğu
için-dışardan da olsa gezdik.
Rodos –bazı tarihi yapılar.
Yunanistan’ ın ilk olimpiyat şampiyonu Diagoras ve iki oğlu
Apollon Tapınağı kalıntıları.
Michalis: “Rodos u
işgal etmek isteyenlerle (Yunanlılar,
Osmanlılar..) , onlara karşı direnen Rodos halkı ve şövalyelerinin o kadar
çok kanı akmış ki, kalenin bu kapısı ve
su hendeği kana boyanmış, bu
nedenle bu kapıya Red Gate denmektedir “
Rodos şehrinde ve Lindos da
gezilmesi görülmesi gereken çok yer var. Lindos , Kelebekler Vadisi ,
plajları, müzeler vs. Michalis’ in dediği gibi adayı gezebilmek
için dört güne ihtiyaç var. Michalis’ in
dediği gibi : “ Look look... the time is not problem. The Problem is Money.” diyor, yani parası verildikten sonra kendisi
için zamanın sorun olmadığını söylüyor. Oysa bizler için ikisi de sorun J Dürüst ve içten rehberliği için teşekkür ediyoruz Michalis’e .
Esnafın oldukça saygılı ve içten davrandığını söylemeliyim.
Alış veriş için girdiğimiz dükkanlardan alış veriş yapalım yapmayalım hep güler
yüzle ve “bay bay” diye uğurlandık. Kendisini “Yerli Türk” olarak tanımlayan
kimi esnafın ise diğerlerine göre neden daha
soğuk durduklarına ise bir anlam
veremedik.
Bu güler yüzlü
esnaflardan biri de bu adada tanıştığımız
ikinci Michalis idi.
Rodos’ un ara sokaklarından
İkinci Dünya Savaşında Naziler tarafından öldürülen
Yahudiler anısına dikilen anıt önünde yapılan anma törenini izledik.
Ancak, yarım saat önce kapanmış olması nedeniyle müze yi (
Sinegog) gezemedik.
Virjin Kilisesi (
14.yüzyıl)
Ağa Camii
Dönüş saatimiz yaklaştığı için Rodos Limanı na geldik , pasaport kontrol
işlemlerinden sonra katamaranla Marmaris’ e döndük. Güzel bir geziydi . Ertesi
gün otelimizi değiştirdik, geçen yıl da kaldığım ve beğendiğim otele geçtik.
İngiliz, Rus ve Almanların yoğunlukta olduğu plajlı, havuzlu otelde sosyal
aktiviteler de çeşitli ve güzeldi. Herşey dahil açık büfede yemekler de çeşitli
ve lezzetli idi, en güzeli içtiğiniz suya ya da kolaya değil hiçbir şeye ekstra
ücret ödemiyor olmanızdı.
Bir yılın beyin ve beden yorgunluğununun bir kısmını havuza
bir kısmını da denize döktüm. Bir anda sanki farklı bir atmosfere girdim,
İstanbul u unuttum, dosyaları, davaları, müvekkilleri.. unuttum. Şezlonga
uzandım, biraz kitap okuyup tam dalmak üzereyken uykuya çalan cep telefonumun
sesi ile ayıldım ; arayan bir müvekkilimdi. Süresinde itiraz edilmesi gereken
bir tebligat gelmişti. Müvekkilimin ya da sekreterimin yapabileceği bir işlem
değildi, benim yazmam, imzalamam ve yetkili merciye göndermem gerekiyordu.
Kalktım, yanımda getirdiğim
smart PC den oğlumun cep telindeki internete bağlanarak müvekkilimin mail yolu ile yolladığı belgeleri
inceleyerek itiraz dilekçesini
hazırladım ve ertesi gün Marmaris Adliyesi’ ne giderek belgeyi muhabere yolu
ile ilgili yere yolladım. Sonra tatilde bile görevini yerine getirebilmenin
derin huzuruyla İstanbul’ u –ikinci bir
müvekkil telefonuna kadar- unutmaya ve dinlenmeye devam ettim.Bu arada arayan müvekkillerim arasında "İhsan Bey, tatildeymişsiniz, döndüğünüzde ararım" diyenler yanında "Ha..tatildemisiniz, ne güzel.., bir şey soracaktım " deyip kapsamlı bir davayı aktarıp havuz ortasında "havuz problemi" ni çözmemi bekleyenler de olmadı değil . Tatilde bile
adli işlerin aksatılmadan yürütülmesinin bir gereği olarak sanırım bu adı vermişler
: Adli-Tatil , diğer türlü sadece
“Tatil” denirdi J
Bir haftalık güzel bir tatilin ardından yeniden koyulduk
yollara.. Muğla, Aydın, Manisa,Bursa..derken Yalova –Yenikapı feribotunu da
kullanarak – bu arada gerek giderken ve gerekse dönüşte Berk’ in cep
telefonunda navigasyonu açması ve bizlere rehberlik yapmasının da katkısını
belirtmeliyim- ara ara dinlenerek toplam
on iki saatlik yolculuğun ardından İstanbul’a , evimize döndük.
Sitenin otoparkında kedimiz Minnoşun bizi karşılamış olması
yol yorgunluğunu bir nebze de olsa unutturdu…
İhsan BERKHAN
05.08.2013-İstanbul
Günaydın efendim / Madam.
YanıtlaSilİşinizi genişletmek, borçları netleştirmek ve birleştirmek için bugün meşru bir kredi teklifi mi arıyorsunuz? Düşük kredi notu nedeniyle bankalar tarafından geri çevrildiniz mi? Genel finans kurumu ile hızlı kredilerinizi alın.
Email: generalfinancecorporation.org@gmail.com